Açıklama
Türk ve İslam Sanatı Müzesi, ülkemizde Türk İslam sanat eserlerini bir araya getiren ilk müzedir ve aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu döneminde açılan son müzedir. Müze Müdürü Hüma-yun Osman Hamdi Bey, tarihi vakıf eserleri ve camiler, tek-kahvehaneler, dergahlar, türbeler gibi dini kurumlarının yapılarından hırsızlıkları önlemek amacıyla yeni bir müze kurmak için bir komite oluşturdu. Halılar, kilimler, el yazmaları, ahşap kapılar, minberler, yağ lambaları ve diğer vakıf yapılarından toplanan eserlerle müze ilk kez 1914 yılında Süleymaniye Camii Külliyesi'ndeki İmarethane (Sadaka Evi) binasında açıldı. Mimar Sinan'ın eserleri olarak bilinen yapılar adına "İslam Vakıfları Müzesi" adını taşıdı. Cumhuriyet ilanından ve devletin adının "Türkiye Cumhuriyeti" olarak değiştirilmesinden sonra, 29 Ekim 1923 tarihinde "Türk ve İslam Sanatları Müzesi" olarak adlandırıldı ve 1983 yılında Mavi Cami Meydanı'ndaki İbrahim Paşa Sarayı'na taşındı. Saraylar arasında, müze binası günümüze kadar ayakta kalan en eski saray binalarından biridir ve 15. yüzyılın sonlarına kadar uzanmaktadır.
İbrahim Paşa Sarayı, Osmanlı sivil mimarisinin önemli yapılarından biridir ve eski "At Yarışı Meydanı" üzerinde yükselir. 1520 yılında, Kanuni Sultan Süleyman tarafından restore edildi ve damadı ve veziri olan İbrahim Paşa'ya hediye edildi. Vezirlik sarayı olmanın yanı sıra, belirli dönemlerde "seyirci sarayı" olarak da kullanıldı. 1530 yılında, Sultan Süleyman Kanuni, İbrahim Paşa Sarayı'nda Prens Mustafa, Prens Mehmet ve Prens Selim'in sünnet törenini izledi.
Yüksek kemerli yapı, üç cepheden revaklı terasla çevrilidir. Müzenin en güzel yerlerinden biri, Sultan Ahmet Meydanı'na (Mavi Cami) bakan bu terastır.
Türk ve İslam Sanatı Müzesi, 1982 yılında sergileme düzenlemeleri ile birlikte geniş kapsamlı restore çalışmalarına tabi tutuldu. 2014 yılında, açılışının 100. yıldönümüne denk gelen tarihinde tekrar ziyarete açıldı.